13 Temmuz 2012 Cuma

Alışamadıklarım...


Her insanın alışmakta güçlük çektiği olaylar, durumlar vardır...benim için de bazı davranışlar ve kelimeler var ki alışmam mümkün olmuyor...

"Alışmak" ne demek diye baktığımda anlambilim.net sitesinde  birden çok karşılık çıktı karşıma:
  1. Bir işi tekrarlayarak kolaylıkla yapabilmek
  2. Yadırgamaz duruma gelmek.
  3. Uyar duruma gelmek, uygun gelmek, intibak etmek
    Örnek: Bu mesleğe alışmış gibi görünüyor. N. Araz
  4. Sürekli ister olmak.
  5. Bağlanmak, ısınmak
    Örnek: Birdenbire ona alıştığını hissediyor ve bu işe ayrıca şaşıyordu. A. H. Tanpınar
  6. Bağımlılık kazanmak.
  7. Evcilleşmek, ehlîleşmek.
  8. Tutuşmak, yanmaya başlamak.
Benim durumum için uygun tanım: yadırgamaz duruma gelememek, intibak edememek...özellikle de değer verdiğim, hayatımda olmalarından sevinç duyduğum insanlar tarafından yapıldıklarında, ifade edildiklerinde derin bir şaşkınlığa düşüyorum...ilk aklıma gelenler:
  • konuşurken gözünü bilgisayardan ayırmayıp, konuştuğu insanın yüzüne bakmadan konuşmaya devam etmek,
  • her zaman yoğun olmak,
  • kendisini doğanın üzerinde veya doğadan soyut gören insan tavrı...dokunduğumuz herşeyin, soluduğumuz havanın kaynağından...
  • sosyal sorumluluğu hayatın dışında bir yerde bırakmak, uzaktan algılamaya çalışmak...zaman zaman yokmuş gibi davranmak...
  • birşeyleri yapmak için fırsat veya arkadaş bulamamaktan şikayet edip, "hadi birlike yapalım" dendiğinde işin sonu gelmeden sıkılmak veya ortadan kaybolmak,
  • "kendime bile zor bakıyorum" ifadesi...Anneannemin 85 yaşındayken bile ağzından çıktığını duymadığım bir ifade...sağlıklı, genç bir insan söyleyince iyice şaşırtıyor...
  • iş güvenliği konusuna bir türlü zaman ayrılamaması veya "bize birşey olmaz" mantığıyla konuya yaklaşılması,
  • işlerin sadece hoşa giden bölümlerinin ekipçe paylaşılması, hoşlanılmayan kısımların toparlanmasının aynı kişi/lere bırakılması...
  • olup olamayacağı hiç denenmeden"bu iş olmaz" yaklaşımı...
  • "bu ülkede birşey değişmez" yaklaşımı...sadece şikayet etmeyi, harekete geçmeye tercih edenlerin durumu...
  • eşlerinden "patron" ifadesi kullanarak bahseden eşler... birliktelikler iktisadi işletme veya güç yarışı gibi mi hissedilmektedir ki daha naif tanımlamalar kullanılmaz? ya da eşlerin isimleri yok mudur?...
  • kendisine değer veren insandan şüphelenen veya korkan insan tavrı... alışılmış dışı insanlara karşı "vurdumduymaz" tavırlar...
biraz daha devam ediyor böyle...birkaç örnek vermek geçti içimden sadece...belki "bunlara da böyle alışabilirsin" diye bir öneri gelir de düşünme ve üzülme oranım azalır... daha sıradanlaşır, daha mutlu olabilirim...






2 yorum:

  1. Ben de taşınalı iki sene olduğu halde yoğun programdan bana bir türlü zaman ayrılmaması haline alışamadım, hâlâ da alışamıyorum. Arkadaşımı özlüyorum. Söyleyeyim dedim.

    YanıtlaSil