Çayırdaki Yağmur Damlası: Sakinlik...

1 Ekim 2011 Cumartesi

Yatışmak, şifa bulmak ve duyularımı akort etmek için doğaya giderim. (J.Burroughs-Doğadaki Son Çocuk)

Renkli günler...

Dünya üzerinde yaşayan yaklaşık 7 milyar insandan sadece biriyim...yazmayı ve deneyim paylaşımını seviyorum...zaman zaman yazdıklarımı paylaşmayı da deniyorum...son günlerde yazarken motivasyonumu yükselten olumlu dönüşler almaya başladım...
Sevgili Volkan, yazdıklarıma, sorularıma, aklıma takılan konulara bazen kısa, bazen detaylı ama her zaman içten, net cevaplarıyla hayata farklı açılardan bakmanın zenginliğini hatırlattı...geri bildirimi eğlenceli bir alışkanlık haline getirdi...
Fikirsel desteğini yıllardır esirgemeyen Sevgili Başak ve yolculuk arkadaşım Duygun sistemli olarak "bir blog açmalısın" hatırlatmalarını ihmal etmediler...
Blog danışmanım Ece, teknik açıdan blog yazmanın zor olmadığına ikna etti...
Birlikte çalıştığımız için kendimi şanslı hissettiğim Sevgili Ayça, Ceren, Nilüfer, Arzu, Ece, Tuğba ve Berna da düşüncelerimi olumlu yönde etkilediler...
Herkese içten sevgiler...

Neden "Çayırdaki Yağmur Damlası"? derseniz... Benim için kısa ve net bir açıklaması var...çayır olarak isimlendirilen bitki örtüsünün, insanın doğal yaşam alanlarını tahribine kadar dünyanın yaklaşık yarısını kapladığı sanılıyor... çayırların azalmasıyla birçok bitki ve hayvan türü de yok olmaya başlar...
Yağmur damlalarına gelince, birbirlerine değmeden toprağa düştükleri söylenen damlaların her birinin, düştüğü sırada toprağı aşındırma ve sahip olduğu enerji ile toprağı sıçratma, taşıma ve sonucunda damla erozyonu oluşturma gücü var...
Ama çayıra düştüklerinde durum değişiyor ve bir anlamda bereketi ve yaşam için gerekli suyu beraberlerinde getiriyorlar...
Çayırdaki yağmur damlası, aklımıza gelmeyecek sayıda farklı tür için büyük anlam yüklü...

Çayırdaki Yağmur Damlası

1 Ekim 2011 Cumartesi

Sakinlik...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hakkımda

Blog Arşivi